KATMA DEĞERLİ ÜRETİMİN ÖNEMİ

Hepimizin malumu olduğu üzere devletimizin özellikle ekonomik büyüme için önemli hedefleri bulunmakta.

Bu noktada dünyaca bilinen bir gerçek var. Katma değerli ürün ve hizmetler ortaya koyamayan, sadece önceden var olanı üretmeye dayalı ekonomiler “orta gelir tuzağına” düşüyor ve kişi başına gelirleri 10.000 dolar seviyelerinde sıkışıp kalıyor. Dolayısıyla işletmeler olarak hem kendimiz hem de ülkemiz için artık Ar-Ge, inovasyon, tasarım, patent gibi kavramlara daha fazla kafa yormamız, bunun neticesinde sizleri tercih sebebi ve karlı kılacak yenilikçi çözümler çıkarmamız gerekiyor.

İşte Fikri ve Sınai Mülkiyet kavramı da tam bu noktada devreye giriyor. Çünkü alın teri ve aslında daha da çok akıl terinizi döküp bir fark ortaya koyduğunuzda doğal olarak ilk isteyeceğiniz başkalarının sizi bu noktada taklit edememesi, bir nevi hazır konmamasıdır. Bunu sağlamanın yegane yolu da Fikri ve Sınai Mülkiyet mekanizmasının sağladığı hukuki koruma enstrümanlarından en etkin şekilde faydalanmaktan geçmektedir.

Fikri Mülkiyet sanat eserlerinin (resim, şiir, müzik, fotoğraf gibi) korunması için kullanılırken, sınai mülkiyet endüstri ve ticaret alanında ortaya konan yenilikçi değerlerin korunmasını sağlamaktadır. BEKSİAD’ın sanayicilerin yer aldığı bir dernek olması nedeniyle bu yazımda sınai mülkiyet hakları tarafına odaklanmak istiyorum. Sınai mülkiyet haklarından en bilinenlerini markalar, tasarımlar, patentler, faydalı modeller ve alan adları olarak verebilirim.

Buna göre, sizi tercih sebebi kılan güçlü bir kurumsal kimlik ve tanıtım yoluyla ortaya çıkardığınız bir ibare ise (isim, logo) bunun taklit edilmesi ancak marka tescili yaptırmanız halinde mümkündür.

Eğer görselliği ile müşterilerinizi cezbeden yeni bir tasarım ortaya koyduysanız (bir desen çalışması ya da bir bebek patiği gibi) ve bunun aynısı yada çok yakın benzerinin rakipleriniz tarafından kullanılmasını istemiyorsanız, bu durumda tasarım tescili almanız gerekmektedir. Burada güzel bir gelişme de var. Bu yılın başında çıkan 6769 numaralı Sınai Mülkiyet Kanunu tescilsiz tasarım koruması diye bir kavramı getirdi. Bu sayede doğru yöntemlerle halka açılan tasarımlar ilave bir masraf yapmadan otomatik 3 yıllık koruma elde ediyor.

İşlevselliği ile tercih sebebi olan, diğer bir deyişle teknik bir problemi çözen yeni bir çözüm, bir buluş ortaya koyduysanız, bu durumda da bir patent ya da faydalı model başvurusu size istediğiniz etkin korumayı sağlayacaktır. Eğer basit ama o güne kadar kimsenin fark edemediği bir buluş yaptıysanız (örneğin cekete ilk defa iç cep eklemek ya da ) bu buluşu faydalı modelle 10 yıl boyunca koruma altına alabilirsiniz. Bir Ar-Ge süreci ortaya çıkan bir buluş yaptıysanız (örneğin kendi kendini temizleyen kumaş ya da zamanla diz kısmı sarkmayan kot gibi) böyle bir buluşa 20 yıla kadar koruma sağlayacak bir patent alabilirsiniz. Buradaki bir diğer önemli husus ise, böyle yenilikçi ürünlerinizi başvuru öncesinde kesinlikle piyasaya sürmemeniz, halka açmamanız gerektiğidir. Aksi buluşunuzu koruma şansınız kalmayabilir.

Bir diğer önemli husus ise özellikle yeni bir marka ya da yenilikçi bir ürün üzerinde çalıştığınızda başkaları adına tescilli bir Sınai Mülkiyet hakkını ihlal etmeye konusunda gerekli hassasiyeti göstermeniz gerektiğidir. İlk defa sizin aklınıza geldiğini düşündüğünüz bir buluş pekala bir başkasının aklına da gelmiş olabilir ve bu bir başkası bu buluş için halihazırda bir patent almış olabilir. Bu noktada yetkin bir patent vekillik firmasından bir ön araştırma hizmeti almanızı önemle tavsiye etmekteyim. Böylece hem hukuki riskleri en baştan görmüş hem de başkalarının yaptığı çalışmalar hakkında da bir fikir sahibi olmuş olursunuz ve tüm çalışmalarınızı bu aldığınız kıymetli veriye göre yönlendirebilirsiniz.

Sınai Mülkiyet süreçlerini sağlıklı şekilde yürütebilmeniz için bir patent vekillik firmanızı da çok dikkatli seçmeniz gerekmektedir. Sınai Mülkiyet danışmanlığı teknik ve hukuki bilginin harmanlandığı bariyeri çok yüksek bir iştir. Nasıl bir doktor ya da avukatınızı seçerken en düşük fiyat teklifini vereni seçmiyorsanız, fiyattan öte yetkinlik ve tecrübe arıyorsanız patent vekillik firmanızı seçerken de aynı mantıkla, fiyat-performans oranına göre tercihte bulunmanız önemlidir. Tavsiyemiz en azından çalışacağınız firmayı ziyaret etmeniz, referans diye gösterdiği yerleri arayıp bilgi almanız, ekiplerinde mühendis patent vekilleri, avukat marka vekilleri gibi profesyonellerin olup olmadığını sorgulamanız yönündedir.

Şunu da çok duymaktayım. “Marka tescili aldım ama hala taklitler var.” Burada unutmamamız gereken bir gerçek var. Sınai Mülkiyet haklarına yapılan tecavüzler şikayete bağlı suçlardır. Dolayısıyla taklitleri engellemek için çalıştığınız patent vekillik firmasının avukatları aracılığıyla ilgili hukuk mekanizmasını harekete geçirmek sizin görevinizdir. Burada sorulması gereken bir diğer soru ise, “tamam ama sizin tesciliniz ne kadar güçlü” konusudur. Eğer siz başta patent vekillik firmanız tarafından doğru yönlendirilmediyseniz ve örneğin zaten dünyada olan bir tasarıma bir şekilde tescil aldıysanız bu tescil size başkalarını engelleme yönünde hiçbir şey sağlayamayacaktır.

Son olarak, Sınai Mülkiyet Haklarına ilişkin ciddi devlet destekleri de bulunmaktadır. Örneğin KOSGEB patent, faydalı model ve tasarım tescil maliyetlerinin yarısını geri ödemektedir. Tübitak patent başvuru süreçlerindeki resmi harçları ödemektedir. Patentli bir ürün satıyorsanız kurumlar vergisi yarıya düşmektedir. Ya da yine patentli bir ürünü üretmek istiyorsanız bu noktada KOSGEB’in ve Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’nın hibe makine-teçhizat yatırım destekleri mevcuttur. Bu örnekleri artırmak mümkündür.

Yukarıda anlattığım tüm hususlar ışığında, şunu kesin olarak söyleyebilirim ki rakiplerine göre yenilikçi ürünler, özgün markalar ortaya koyan, ortaya koyduğu tüm yenilikçi ve özgün değerleri de Sınai Mülkiyet Hakları ile etkin şekilde koruma altına alan ve diğer taraftan da başkalarının tescilli Sınai Mülkiyet Haklarına da dikkat ederek hareket eden işletmeler hem kendileri hem de ülkemiz için önemli değerler üretecek yerle olacaktır. Bu da sürdürülebilir ticari başarı ve karlılığı beraberinde getirecektir.

En derin sevgi ve saygılarımla